NAD : Biyolojik oksidasyonlarda hidrojen akseptörü olarak iş gören bir koenzim olan nikotinamid adenin dinukleotid’in kısalmış şeklidir.(DPN de denir)
NADP : Biyolojik oksidasyonlarda hidrojen akseptörü olarak iş gören bir koenzim olan nikotinamid adenin dinükleotid fosfat’ın kısaltılmış şeklidir.(TPN de denir) 
Nanometre  1 metrenin milyarda biri. nm kısaltması ile gösterilir. 
Nasti: Bitkilerdeki irkilme, uyaranın yönüne bağlı olmazsa, bu tür irkilmelere nasti denir. 
Nasti:Bitkinin, uyaranın cinsine göre yaptığı fakat uyaranın yönüne bağlı olmayan davranışlar.
Nefridiopor: Omurgasızların boşaltım organları olan nefridyumların vücut dışına açıldıkları açıklık.
Nefridyum (Y. Nephros-böbrek) : Yer solucanları ve diğer Annelid’lerde bulunan boşaltım organıdır. Silli bir huni boru ile bitişiğindeki anteriyör sölom boşluğuna uzanır ve buradan bir delikle vücut dışına atılır.
Nefridyum: Omurgasız hayvanlarda bulunan boşaltım organı.
Nefridyum: Omurgasızların boşaltım organları.
Nefrit: Böbreklerdeki nefronların iltihaplanması sonucu oluşan hastalık.
Nefron (Y. Nephros-böbrek) :1. Omurgalı böbreğinin anatomik ve işlevsel birimi.
Nefroz:    Böbrek  tubuluslarının   fonksiyonlarını  yerine  getirmemeleri  hastalığı. 
Negatif Boyama  Mikroorganizmadan boyanmadan kalıp, ortamın boyanması şeklinde uygulanan boyama. Daha ziyade kapsül varlığının gösterilmesi için uygulanır.  .  
Negatif İpliksi virüs (1)  Tek iplikli RNA içeren pozitif  kutba sahip virüs. Bu virüsün RNA'sı hücreye girdikten sonra doğrudan virüs mRNA'sı olarak görev yapar, aynı nükleotit dizisine sahiptir ve virüs proteinlerine tercüme edilir. Negatif iplikli virüslerde ise virüs RNA'sı önce mRNA'yı sentezler ve sonra bu, proteine dönüştürülür.  2.Omurgalı böbreğinin, idrar oluşturan yapısı ve işlev birimi. 3.Malpigi cismi ile proksimal tüp,henle kulpu,distal tüp ve toplama kanalından oluşan yapı.
Negatif İpliksi Virüs (2)  Tek iplikli DNA içeren pozitif kutupluluğa sahip virüs. Bu virüs DNA'sı hücreye girdikten sonra önce DNA sentezlenir, sonra aynı nükleotit dizisine sahip virüs mRNA'sı yapılır. Ve bu da virüs proteinlerine dönüştürülür. 
Negatif İpliksi Virüs (3)  Tek iplikli RNA içeren pozitif kutupluluğa sahip bir retrovirüs. Bu RNA önce revers transkriptaz ile negatif DNA'ya, daha sonra da virüsün orijinal tek iplikli RNA'sı ile yanı baz dizisine sahip mRNA'ya çevrilir. 
Neisseria Gonore de dahil olmak üzere çeşitli hastalıklara yol açan bakteri.  .  
Nekroz :  Hücrelerin ve dokuların ölmesi durumu.
Nektar: Bal özü bezi. Genellikle nokta, pul veya ay şeklinde olabilen yapı.
Nekton (Y. Nektos-yüzen) : Aktif yüzücü organizmalar için kullanılan topluluk adı.
Nematod :   İplik şeklinde  kıl  kurtları. 
Nematosist (Y. Nema-iplik+Kystis-kese) : Sölenter’lerde bulunan tutunma, korunma ve av yakalamaya yarayan küçük sokucu bir yapı.
Neoteni: Ergin halde larva özelliklerinin görülmesi.
Neotip: Örneklerin hepsi kayboldu ise tip yerine gösterilen örnek.
Nermatosit: Knidosit hücrelerinin içeriği ya da kendisi.
Nikotin :  Bir nörotransmitter olan asetilkolinin faaliyetini engellediği için zehirli olan ve tütünden elde edilen bir alkaloyid.
Nimf (L . Nympha-genç kadın) : Pupa evresi geçirmeden erginleşen ve genellikle ergine benzeyen böcek.
Nimf: Başkalaşım gösteren böceklerde, dış görünüşü ergine benzeyen, fakat eşey organları ve kanatları tam olarak gelişmemiş evre.
Nimfa : Yarı başkalaşım gösteren böceklerde, dış görünüşü ergine benzeyen, fakat eşey organları ve kanatları tam olarak gelişmemiş evre.
Nişasta :  Bitkilerde depo maddesi olarak meydana getirilen polisakkarit 
Nitrit asit: (HN03) Nitrat asidi. Yüksek derecede aşındırıcı,renksiz ve dumanlı sıvı. Zehirleyicidir ve şiddetli yanıklara yol açar.
Nod: Düğüm şeklinde yapı.
Nodyum (L . Nodus-düğüm) : Gövde üzerinde yaprak ya da tomurcuğun geliştiği yer, bir şişkinlik ya da kabartı.
Nodyum: Boğum. Yaprakların gövde üzerinde bağlı oldukları kısım.
Nokta mutasyonu :  DNA kopyalanması sırasında bir baz çiftinde meydana gelen değişiklik.
Nondisjunction (Ayrılmama) : Mayoz bölünmedeki indirgenme sırasında homolog kromozom çiftinin normal olarak ayrılamaması. Çiftin her iki üyesi aynı yavru çekirdeğe geçer ve öteki yavru hücre bu kromozomu taşımaz.
Nonpolar  Kutupsuz. 
Nonssülfür Menekşe Bakteriler  Bakteriyoklorofil içeren, fotoheterotrof bir bakteri grubu. Bunların hidrojen sülfüre dirençleri çok düşüktür. 
Notokord (Y. Noton-sırt+Chorde-kordon) : Bütün kordatların embriyosunda ve bazılarının erginlerinde iç iskelet görevi yapan, arka-ön doğrultusunda uzanan çubuk şeklindeki yapı.
Notokord: İlkin sırt ipliği. 
Notum (Y. Noton-arka, sırt) : Vücudun sırt kısmı. Arthropoda’larda her segmentin dorsal elementi.
Nozokomiyal Hastane kökenli infeksiyonlar. Hastanın hastaneye yatışından en az 48 saat sonra gelişen enfeksiyonlardır.
Nörogenez :  Gelişme sırasında sinir sisteminin gelişme safhası (nörolasyon).
Nöroglia: Sinir dokuda nöronlara desteklik yapan yardımcı hücreler.
Nörohumor (Y. Neuron-sinir+L . Humor-sıvı) : Nöronun uç kısmıyla salgılanan ve bitişikteki sinir ya da kası aktive eden bir madde.
Nöron (Y. Neuron-sinir) : Kolleteral ve terminal uzantılarıyla birlikte bir sinir hücresidir. Sinir sisteminin yapısal birimi.
Nöron: Sinir hücresi.
Nöron:Sinir hücresi.
Nörosekresyon (Y. Neuron-sinir+L . Secrotio-salgılamak) : Sinir hücreleri tarafından hormon yapımı.
Nörotoksik: Sinir sistemi üzerinde zararlı etkisi olan zehirli maddeler.
Nörozis (Y. Neuro-sinir+Esis-durum) : Çok değişik belirtilerle ortaya çıkan nispeten hafif ve sıkça görülen psişik bozukluklar. Kuruntu, korku, utançlık ve aşırı duyarlılık gibi.
Nörula (Y. Neuro-sinir) : İlkel sinir sisteminin oluşturduğu erken embriyonik evre.
Nötr atom: Elektron ve proton sayısı birbirine eşit olan atom. 
Nötr: Elektriksel yükü sıfıra eşit olan. 
Nötralimetri:   ml'sindeki   gram   asit   miktarı   bilinen   asit   çözeltisi  ile  bazların  veya ml'sindeki gram  baz  miktarı  bilinen baz  çözeltisi  ile asitlerin,  miktarının tayinedilmesi.   Metodun  esası;   Asitlerle  bazların  reaksiyona  girmesi  ve  nötürleşerek tuzları meydana getirmeleridir. 
Nötralizasyon:    Nötürleştirnıek.   pH'ı   T  yapmak.    Asitlere  baz  ilave  edilerek,   bazlara asit  ilave  edilerek  nötrolizasyon  yapılır.
Nötrofilik  Optimum olarak nötr ya da nötre yakın pH 'larda gelişebilen.  
Nötronlar : Kütlesi 1 olan hidrojen izotopu hariç bütün elementlerin atom çekirdeğinde protonlarla beraber bulunan elektrik yüksüz madde parçacıkları.
Nukleolus (L . Nux-fındık, ceviz) : Hücre nukleusu içinde bulunan küre şeklinde yapı. Ribonukleik asit bakımından zengin olup ribozomların sentezlendiği yerler olarak bilinirler.
Nusellus: Tohum taslağında embriyo kesesini çevreleyen doku.
Nut: Fındıksı meyva. Bir tek tohumu bulunan kendiliğinden açılmayan sert meyva.
Nutler: Küçük fındıksı meyva.
Nutrient (L . Nutriti-beslemek) : Vücudun metabolik faaliyetlerinde kullanılan herhangi bir maddeyi belirten genel bir terim.
Nükleaz :  Nükleik asitleri kısa oligonükleotit parçalarına yada tek nükleotide hidrolize eden enzimler grubu.
Nükleik Asit Nükleotit denen ve pürin ya da pirimidin bazlarının biri, riboz ya da deoksiriboz şekerinden biri ve bir fosforik asitten oluşan birimlerin tekrarlanması ile meydana gelen ve çekirdekte ve sitoplazmada bulunan asitler. DNA, RNA.
Nükleik asitler: Çekirdek içinde bulunan, genetik şifreyi taşıyan, yapılarında şeker bulunan asitler (DNA ve RNA). 
Nükleoprotein: Nükleik asitler ve proteinlerden oluşmuş madde.
Nükleoprotein: Proteinlerin nükleik asitlerle kurduğu moleküler birlik. 
Nükleotid : Bir fosfat grubu, bir beş karbonlu şeker (riboz ya da deoksiriboz) ve bir azotlu baz (pürin ya da pirimidin)dan oluşan  bir molekül. Nükleaz enzimi yardımıyla nükleik asitlerin ayrıştığı bir alt birim.
Nükleotit: Nükleik asitlerin (DNA ve RNA) yapı birimi.
Nükleotit:. DNA ve RNA'nın yapı birimi.
Nükleus: Çekirdek.
Nükleus: Ökaryot hücrenin çekirdeğine denir.